Geçmişten Günümüze: Akadca

Geçmişten Günümüze: Akadca

  • 9 Ay önce yazıldı
  • Dil Sakinleri
  • 383
  • 3 dk da okunabilir

Sümerce birçok kişi tarafından tarihin ilk yazılı dili olarak bilinir. Peki, Sümerce yerini hangi dile bıraktı?

Bilindiği üzere Sümerce, M.Ö. 3100-3400 yılları arasında 5 bin yılı aşkın bir süre antik Mezopotamya’da kullanmıştır. M.Ö. 24. yüzyılda ise Akadca adı verilen, yine antik Mezopotamya’da özellikle Asur ve Babil İmparatorluklarının kullandığı yeni bir dil ortaya çıktı. Uzun yıllar kullanılagelmiş olan Sümerce, Akadca ile birlikte de yaygın şekilde konuşulmaya devam etmiş de olsa; çeşitli sebeplerden dolayı zamanla yerini Akadca’ya bırakmış, M.Ö. 1. binyılın sonlarında neredeyse tamamen kullanılmaz olmuştur. Akadca, Afro-Asyatik dil ailesinin alt dalı olan Sami ailesinin bir üyesidir ve Arapça, İbranice, Süryanice gibi dillerin kökeni kabul edilir. Çivi şeklindeki işaretlerin kil tabletler üzerine basılmasıyla elde edilen ve Sümerce’den miras kalan çivi yazısı kullanılır.

Akadca’nın yaygınlaşma serüveni

Mezopotamya, birçok farklı topluluğun ve kültürün buluşup etkileşimde bulunduğu bir bölgeydi. Bu sebeple toplulukların kullandığı farklı diller, topluluğun gelişimi veya etkileşim düzeyi gibi faktörler sonucunda daha çok yayılabiliyor veya zamanla yok olabiliyordu. Akadca, isminden de anlaşıldığı gibi Akadların konuştuğu bir dilken; başka topluluklarda ise önce sadece ticaret ve iş dili olarak, sonra da günlük dil, edebiyat, eğitim gibi alanlarda kullanılmaya başlanmış ve oldukça yayılmıştır. Hatta öyle yayılmış ki, Sümerce zamanla bazı dini ve edebi eserlerde ve tarihi belgelerde karşılaşılan bir dil olarak tarihe karışmıştır.

Sümerce gibi yaygın bir dil varken neden Akadca daha popüler hale geldi?

 

Akadca’nın yazı sistemi Sümerce'nin karmaşık logogramlarının aksine daha alfabetik bir karaktere sahipti. Bu, Akadca’nın daha kolay öğrenilmesini ve yazılmasını sağlıyordu. Ayrıca tarih boyunca önemli bir ticaret merkezi olan Mezopotamya’da, ticaret ve iş belgelerinde Akadca’nın kullanılması, ticaretin düzenlenmesini ve kayıtların tutulmasını kolaylaştırıyordu ve bu da Akadca’nın popülerliğini artırıyordu.

Akadca’yı hangi kaynaklarla tanıdık? Akadca’nın çözülmesinde önemli rolü olan keşiflerden biri Behistun Taşı’dır. Behistun Yazıtı, İran'ın Behistun Dağı'nda yer alan büyük bir taş yazıttır. Bu yazıt, Akadca, Persce ve Elamca olmak üzere üç farklı dilde yazılmış ve 19. yüzyılın sonlarında bilim insanları tarafından çözülmüştür. Ayrıca Akadca ve Sümerce, Mezopotamya’nın iki önemli dili olduğundan birçok kaynakta bu iki dili aynı anda görmek mümkündür. Örneğin Asur İmparatorluğuna ait olan Ninive Kütüphanesi’nde bulunan binlerce tabletin çoğu Akadca ve Sümerce yazılmış. Sümer-Kalde Tabletleri ve Babil Kütüphanesi’nde bulunan tabletlerde de yine bu iki dil birlikte yer almış.

‘’Akadca’nın lehçeleri’’

En yaygın ve iyi belgelenmiş Akadca türü "Babil Akadcası" ve "Asur Akadcası" olarak bilinir. Babil ve Asur, antik Mezopotamya'da farklı coğrafi bölgelerde bulunan imparatorlukların merkezleriydi. Babil, Güney Mezopotamya'da, Fırat ve Dicle Nehirleri yakınında yer alırken, Asur ise Kuzey Mezopotamya'da, modern Irak ve Suriye'nin bazı bölgelerinde bulunuyordu. Bu coğrafi farklılık, dilin farklı varyantlarının gelişmesine yol açmıştır. Bu iki lehçe arasında dilbilgisi ve sözcük kullanımı farkları görülebilmektedir.

happy 1
in_love 1
lol 1
silly 1
Angry 1
crazy 1
cry 1
not_sure 1
omg 1
sad 1
Yorumlar
Yorum Yaz
Kodlattir.com